5 Ağustos 2010 Perşembe

Sizce de çok ilgi çekici değil mi?


Annemle babam benim bulaşık makinası denilen şeyi neden bu kadar sevdiğimi düşünüp duruyorlar. Bu büyükleri anlamak zor!.. Şuraya baksanıza içinde karıştırılacak ne çok şey var!.. Üstelik ayağa kalkmamı da sağlıyor...

İşte bu da benim tonton babaannem...


İşte benim tonton babaannem... Bir görünüp bir kayboluyor... Bizim köyümüz varmış uzaklarda... (Gitmesek de görmesek de o köy bizim köyümüzmüş)
Şimdi ordaymış babaannem... İstanbul'a döndüğünde biz de onu ziyarete gidecekmişiz...

Şafak teyzem geldi


Geçenlerde annemle babamın arkadaşı Şafak ile oğlu Rüzgar geldi İzmir'den.
Beraber parka gittik... Ben de Rüzgar kadar büyüyecek miyim acaba?..

4 Ağustos 2010 Çarşamba

Seviyorum ben bu bidonu


Anneannemin balkonundaki bu bidondan daha önce de söz etmiştim di mi?
Hem dişlerimi kaşıyor, hem de ayağa kalkmama yardımcı oluyor.
O sehpa denen şeyler gibi üstüme yuvarlanmıyor tutununca...

Dayımın odasında...


Anneannemlerin evinde en çok sevdiğim yerlerden biri de Kerem dayımın odası...
Karıştırılacak o kadar çok şey var ki...
Ama bu da neyse, ne tadı var ne tuzu...

Bir de şu sıcaklar olmasa!..


Döne döne uyuyorum... Uyuyorum da... Bir de şu sıcaklar bir geçse...
(22 Temmuz 2010-Mustafakemalpaşa)

3 Ağustos 2010 Salı

Alışveriş denen şey büyük keyifmiş!..


Çok sıcak geçen pazar gününü alışveriş merkezlerinde geçirdik.
Korupark denen yerde rengarenk vitrinleri seyretmek çok keyifliydi, başım döndü valla.
Sonra da Özdilek'te mutfak alışverişi...
Perakendeci annem 'İlk perakende deneyimimi yaşadığımı' söylüyor.
Ama şu arabaları biraz daha rahat yapsalarmış ya!..